23 Kasım 2011 Çarşamba

Leileo'nun sütlü tarifleri

Anne olduktan sonra algıda seçiciliğiniz değişiyor ve daha önce hiç dikkat etmediğiniz,ilginizi çekmeyen bir çok şey birdenbire ilgi odağınız oluveriyor.Sırasıyla hamilelik,doğum derken şimdilerde bebek bakımı özellikle de emzirme konularında okumadığım kitap,dinlemediğim televizyon programı,incelemediğim web sitesi kalmadı diyebilirim. İşte bu sonsuz merakım sayesinde tanıştım LeiLeo Blog'la ve blogun sahibi Zeynep Hanım'la..
Annelerin rahat emzirmesi ve bebeklerin organik kıyafetler giymesi için oluşturulmuş bir marka olan Leileo'da  birçok annenin emzirme deneyimlerine yer veren hikayeleri yer alıyor.Okudukça bana ışık tutan bu deneyimlerin içinde günün birinde benim de yer alacağım hiç aklıma gelmezdi.Geçtiğimiz cuma günü Çınar'la konuk olduk Leileo'ya .Emzirme hikayemizi paylaştık.Bir başka anneye yol göstermesi umuduyla.

Bizim emzirme hikayemiz işte burada.Teşekkür ederiz Zeynep Hanım,teşekkürler Leileo.

22 Kasım 2011 Salı

Vecihiiii


Çınar, bu şapkayı takınca aynen pır pır uçağı ile yeri göğü inleten Vecihi'yi andırmıyor mu  :)


                                                                           

18 Kasım 2011 Cuma

İpanema'lı kız..

Dinmeyen yağmurdan mı,
erken soğuyan havalardan mı bilmem
sıcak yaz günlerini anlatıyorum
 Çınar'a bu aralar.

Naneli  limonataların tadı damağımdan gitmedi daha.
Güneş kremi ise yarılanmamış bile.
Deniz çantamın dibinde biraz deniz kumu kalmış,
plaj havluların boynu bükük.
Aklımda gelecek yılın yazı
 oğlumu denize sokacağım günlerin özlemi..
Umarım annesi kadar sever denizi..

Ne yapalım Çınar'ım.
Her kış başlangıcında yaz özlemi çeker annen işte böyle.
Biz en iyisi yazdan kalma şarkılar dinleyelim seninle.
İpenama'lı kız eşliğinde biraz dans edelim
şöyle kucak kucağa,yanak yanağa.




2 Kasım 2011 Çarşamba

Her nesnenin bir bitimi var ama...

Sanırım pazartesi sabahıydı bir yandan oğlumla ilgileniyor bir yandan da sabah haberlerini dinlemeye çalışıyordum.Van'daki depremde arama kurtarma çalışmalarında bulunan bayan sivil savunma uzmanına mikrofon uzatıldı.Bir kadın olarak ne hissettiği soruldu ve enkazda ne şekilde çalıştığı..Enkazda çocukları bulduktan sonra annelerini çok uzakta aramıyoruz hemen yakınlarında yada yanlarında çıkıyorlar,yanyana yada kucak kucağa buluyoruz onları dedi o uzman.

Çınar ,doğduğundan beri yapışık ikiz gibiyiz.Bazı zamanlar çok sıkıldığım olmuştu bu durumdan özellikle sıcak günlerde.Ama anneleri ile birlikte enkazdan çıkarılan bebekleri gördükçe kendimi onların yerine koymadan yapamıyorum.Düşünmek istemiyorum,o görüntüleri hatırlamak da..Ama bebeğim uykuya daldıktan sonra yatağına yatırırken birden vazgeçip kalbimin üzerinde uyutuyorum.O benim kalp atışımı ben onun kalp atışını duyalım istiyorum.Bebek kokulu oğluma sıkıca sarılıyorum..

Günlük hayat bir şekilde geçiyor.Herşeye alışılıyor,kanıksanıyor,rafa kaldırılıyor,unutuluyor.
Derken radyoda içimi acıtan o şarkı başlıyor..

Her nesnenin bir bitimi var ama..
Aşka hudut çizilmiyor Mihriban
Sevdiğim Mihriban..